15

Av. Sagun: Taşoluk halkı; provokatör değil

Taşoluk Belediye Başkanlığı adına açıklama yapan Avukat Emre Sagun, şirketin mahkeme kararlarını ve halk iradesini hiçe sayarak sabaha karşı iş makinelerini bölgeye getirdiğini iddia etti. Sagun, bu eylemi "gece baskını" olarak tanımlayarak, çevresel ve ekonomik risklere dikkat çekti.

2025-11-23 17:24:00 Yayınlanma

🔥 Gözden kaçırmayın

Bir aile yok olduBir aile yok oldu

Taşoluk Belediye Başkanlığı adına açıklama yapan Avukat Emre Sagun, şirketin mahkeme kararlarını ve halk iradesini hiçe sayarak sabaha karşı iş makinelerini bölgeye getirdiğini iddia etti. Sagun, bu eylemi "gece baskını" olarak tanımlayarak, çevresel ve ekonomik risklere dikkat çekti.
Avukat Sagun, şirketin bu girişimini yalnızca mahkeme ve idari kararların değil, aynı zamanda yöre halkının iradesinin de çiğnenmesi olarak nitelendirdi. Şirketin açıklamalarında, bölgedeki tepkileri bastırmak için yerel halkı ve bir bölge milletvekilini provokasyonla suçladığını belirten Sagun, bu iddiaları kesin bir dille reddetti. "Bu iftiralar beyhudedir. Çünkü bu toprakların gerçek sahibi olan Taşoluk halkı; provokatör değil, doğasının, geleceğinin ve yaşam alanının onurlu savunucusudur" dedi.

MADEN ŞİRKETİ DAVALARIN NETİCELERİNİ DAHİ BEKLEMEKSİZİN İŞ MAKİNELERİNİ TAŞOLUK’A GETİRMİŞTİR
Belediye Başkanlığı adına Av. Emre Sagun tarafından yapılan yazılı açıklamada, maden şirketinin yargı sürecini beklemeden iş makinelerini bölgeye getirdiği belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Kamuoyu tarafından bilindiği üzere beldemizde kil ocağı açmak isteyen maden firması ile Taşoluk halkı arasında oluşan gerginlik ve alınan ruhsattaki eksikler nedeniyle Afyonkarahisar İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü'nün 03.09.2025 tarihli kararı ile faaliyeti durdurulmuştu. Maden şirketi tarafından ilgili idari karara açılan davada ise Afyonkarahisar İdare Mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Ancak ortada bu konuda verilen nihai karar olmamasına, Belediyemiz tarafından ''ÇED gerekli değildir'' ve ''ruhsat iptali'' konusunda açılan her iki davanın devam etmesine rağmen, ilgili maden şirketi davaların neticelerini dahi beklemeksizin 21/11/2025 tarihinde sabaha karşı iş makinelerini Taşoluk’a getirmiştir.

MADEN ŞİRKETİ, YÖRE HALKINI VE BÖLGE MİLLETVEKİLİNİ PROVOKASYONLA SUÇLAMIŞTIR
Belediyemiz ile maden firması arasında 20/11/2025 tarihinde yapılan görüşmelerde yöre halkının maden ocağına hala karşı olduğunu, geçen seferki tutumlarını sürdürmeleri halinde daha büyük olayların da oluşabileceği, kimsenin malına yahut beden sağlığına zarar gelmemesi adına bilgilendirme yapılmıştır.  Ancak maden firması tüm bu duruma rağmen gece baskını yaparmışçasına iş makinelerini Taşoluk'a göndermiştir. Bu girişim; yalnızca mahkeme kararının, hukukun ve idarenin değil, yöre halkının iradesinin de açıkça çiğnenmesidir. Açıklamalarında kurumların bilgilendirilerek maden ocağına gelindiği öne sürülmüşse de, belediyemize hiçbir bilgi verilmemiştir. İş makinelerinin gelişi fırın personeli tarafından fark edilmiştir. Yetmiyormuş gibi maden şirketi, bölgede yükselen haklı tepkiyi bastırmak için yöre halkını ve bölge milletvekilini provokasyonla suçlamıştır.

TAŞOLUK’UN DOĞASINI, SUYUNU, TOPRAĞINI VE İNSANINI KORUMAYA KARARLIYIZ
Maden şirketinin yapmış olduğu açıklamada provokasyon iddialarının tamamını reddediyoruz. Bu iftiralar beyhudedir. Çünkü bu toprakların gerçek sahibi olan Taşoluk halkı; provokatör değil, doğasının, geleceğinin ve yaşam alanının onurlu savunucusudur.
Bizler Taşoluk’un doğasını, suyunu, toprağını ve insanını korumaya kararlıyız.
Tüm devlet kurumlarını görevini yapmaya; kamuoyunu ise Taşoluk’un sesine kulak vermeye çağırıyoruz.
Bu hukuksuz hareketin ardında, şirketin hazırladığı Proje Tanıtım Dosyası’ndaki çok sayıda ağır eksiklik bulunmaktadır. Şirket, PTD’deki bu eksiklikler ortaya çıkmasın diye, yargının doğal sürecini beklemek yerine gece yarısı baskınına yönelmiştir. PTD’nin bilimsel olmadığı, eksik, yanıltıcı ve çevresel etkileri gizleyen bir çalışma olduğu açıktır.

PROJE TANITIM DOSYASI KOPYALA-YAPIŞTIR İFADELER, GERÇEK DIŞI BİLGİLER VE EKSİK DEĞERLENDİRMELER İÇERMEKTEDİR
Proje Tanıtım Dosyası (PTD) kopyala-yapıştır ifadeler, gerçek dışı bilgiler ve eksik değerlendirmeler içermektedir. Proje sahasının çevresel etkileri; tarım, hayvancılık, arıcılık, endemik bitkiler ve Büyük Menderes Havzası ekosistemi bakımından analiz edilmemiştir.
ÇED Yönetmeliği’nin öngördüğü bilimsel değerlendirmeler yapılmadan karar verilmiş olup kamu yararı gözetilmemiştir. PTD’de en yakın konut mesafesi 150 m olarak gösterilmişse de gerçek duruma aykırı olarak bu mesafe olduğundan daha uzakta belirtilmiştir. Keşif ve bilirkişi incelemesi ile bu hususun ortaya çıkacağı açıktır. Bölgede endemik tavşanak bitkisi bulunmaktadır; PTD’de flora-fauna değerlendirmesi yoktur. Taşoluk Beldesi, Türkiye polen üretiminin yaklaşık %75’inin gerçekleştiği alanı barındırmaktadır. 2010 yılında bölgede Orman Genel Müdürlüğünce kurulan Tescilli Bal Ormanı, maden sahasına çok yakın konumdadır.

MİLYONLARCA LİRALIK SULAMA TESİSLERİ ZARAR GÖREBİLECEKTİR
10.247 adet arılı kovanın bulunduğu beldede arıcılık stratejik ekonomik faaliyet olup bölge halkının ana geçim kaynağıdır. Toz, gürültü ve titreşim etkileri nedeniyle: arıların yön bulma yetenekleri zayıflamakta, verim düşmekte, arı ve polen üretim tesisleri tehdit altında kalmaktadır.
Bölgede 600 hektardan fazla alan DSİ tarafından sulanmaktadır. Çalışma alanı ile sulama göletleri ve tarım arazileri iç içedir.
Brokoli başta olmak üzere hayvansal ve bitkisel üretim toz ve su azalması riskiyle olumsuz etkilenecektir. Güzergahta DSİ’ye ait içme suyu ve kanalizasyon hatları mevcut olup ağır tonajlı kamyon geçişleri bu hatlarda çökme ve patlama riski oluşturmaktadır. Milyonlarca liralık sulama tesisleri zarar görebilecektir. 2016’da yapılan Veysel Eroğlu Mesire Alanı ile projenin güzergâhı yan yana olup, toz nedeniyle alanın kullanılamaz hale gelme riski bulunmaktadır.
Taşoluk Beldesi, 2013 yılında Turizm Beldesi olarak tescillenmiştir. Belediye, İl Özel İdaresi tarafından kendisine verilen ruhsatla jeotermal arama ihalesi gerçekleştirmiş olup bölgede sıcak su bulunması ekonomik bir sıçrama potansiyeli taşımaktadır.

RUHSATIN İPTAL OLUP OLMAYACAĞINI YARGININ VERECEĞİ KARARDIR
Maden faaliyeti bu jeotermal çalışmaları doğrudan olumsuz etkilemektedir. Valilik talebi üzerine yapılan incelemelerde: Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından doğal floranın tahribi, tozun bitki gelişimini, verimi ve döllenmeyi olumsuz etkileyeceği, arıcılık ve hayvancılıkta ciddi kayıplar yaşanabileceği tespit edilmiştir. Tüm bu durumları dile getirerek açtığımız idari davalar ise devam etmektedir. Maden şirketi tarafından hazırlanan raporlardaki ağır eksiklikler ortada olduğundan aldıkları ruhsatın iptal olup olmayacağını yargının vereceği karardır. Ancak maden şirketi nihai mahkeme kararını beklemeye dahi gerek duymaksızın gece karanlığında Taşoluk’a girmeyi tercih etmiştir. Provokasyon yapan tarafın kim olduğunu kamuoyuna bırakıyoruz.

 

💬 Yorumlar
💭 Yorum Yap